Ana SayfaYaşa Göre3-4 Yaş MasallarıBerkay ve Altın Kramponun Sırrı

Berkay ve Altın Kramponun Sırrı

Bir varmış, bir yokmuş… Uçsuz bucaksız yeşil vadilerin arasında, minik bir köyde yaşayan Berkay adında bir çocuk varmış. Berkay’ın en büyük hayali, bir gün dünyanın en iyi futbolcusu olmakmış. Köydeki diğer çocuklar ağaçlara tırmanır, nehirde yüzerken; Berkay her sabah güneş doğmadan uyanır, patika yollarda top sürer, eski ayakkabılarıyla duvarlara şut çalışırmış. Topu yokken bile, taşlardan kale yapar, hayalindeki maçları oynarmış.

Berkay’ın topu eskimiş, ayakkabılarının önü yırtılmış, ama içindeki tutku her geçen gün daha da büyümüş. “Bir gün” dermiş kendi kendine, “Bir gün o büyük stadyumlarda adımı haykıracaklar.”

Bir gece, rüyasında yaşlı bir adam görmüş. Bu adam, bembeyaz sakalları olan, sırtında yıldızlarla işlenmiş bir cüppe giyen, bilge bir büyücüymüş. “Berkay,” demiş büyücü, “Futbolun sadece ayakla değil, kalple oynandığını biliyorsun. Eğer cesaretini ve inancını korursan, Altın Krampon seni bekliyor.”

Berkay uyanır uyanmaz, hemen annesine anlatmış rüyasını. Annesi gülümsemiş: “Belki bir işaret bu, ama ne olursa olsun, çalışmayı bırakma.”

O günden sonra Berkay, daha çok çalışmış. Yağmurda çamurda, güneşin kavurduğu günlerde bile topunun peşinden koşmuş. Ve bir gün… köye gelen gezici bir futbol kampı, çocuklar arasında küçük bir turnuva düzenlemiş. Berkay da katılmış. Ayakkabıları hâlâ yırtıkmış, ama o, içindeki hayalle sahaya çıkmış. Top sürüşü, pasları ve azmiyle herkesin dikkatini çekmiş. Kampın antrenörü onu tebrik etmiş: “Senin gibi ruhla oynayan çok az oyuncu gördüm.”

Turnuvanın sonunda, ödül kazananlara bir sürpriz yapılmış. En yetenekli oyuncuya, efsanevi bir ödül verilecekmiş: Altın Krampon! Efsaneye göre, bu kramponu giyen çocuk, sadece büyük bir futbolcu değil, aynı zamanda ilham kaynağı da olurmuş.

Tahmin edersiniz ki, Altın Krampon Berkay’a verilmiş.

Ama asıl mucize o anda başlamış. Kramponu giydiği an, Berkay kendini dev bir stadyumda bulmuş. Tribünler dolu, insanlar tezahürat yapıyor. Karşısında dünyanın en iyi futbolcuları var. Ama Berkay korkmamış. Çünkü bu anı yıllardır düşlerinde yüzlerce kez yaşamıştı.

Top ayağına gelmiş. İlk dokunuşunda tribünler susmuş. İkinci dokunuşta rakip savunmayı geçmiş. Üçüncüde… gol! O anda gökyüzünden bir ışık inmiş ve yaşlı büyücü tekrar görünmüş.

“Sen, kalbinle oynadın Berkay. Hayalin peşinden yılmadan yürüdün. Artık sadece Altın Krampon’un değil, kendi kaderinin sahibisin.”

Ve o günden sonra Berkay, gerçek dünyada da yükselmeye başlamış. Önce şehir takımına, sonra ülkenin en iyi kulübüne seçilmiş. Ama ne zaman büyük bir sahaya çıksa, çocuklara hep aynı şeyi fısıldarmış:

“Hayalinizin peşinden gidin. Topunuz olmasa da, hayaliniz varsa oynayabilirsiniz.”

Ve böylece, Berkay’ın adı sadece yetenekle değil, azimle, umutla, kalple anılır olmuş.

Göklerdeki yıldızlardan biri, hâlâ her gece onun adına parıldar derler.

Gökten üç yıldız düşmüş; biri hayal edenlere, biri çalışanlara, biri de kalbiyle oynayan Berkay’a…

Daha fazla uyku masalı için tıklayın: Uyku Masalları

Benzer Masallar

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz