Bir zamanlar, küçük bir kasabada yaşayan Mert adında bir çocuk varmış. Mert’in en büyük tutkusu basketbolmuş. Her sabah okuldan önce eline topunu alır, kasabanın eski potasına gider, şut çalışırmış. Top yere vuruldukça çıkan “tak tak” sesi, onun için müzik gibiymiş.
Ama bu kasabada kimse Mert’in basketbolcu olabileceğine inanmıyormuş.
“Sen küçüksün,” dermiş bazıları.
“Buralardan bir yıldız çıkmaz,” dermiş başkaları.
Ama Mert’in bir sırrı varmış: Hayali, hiç susmazmış.
Her gece yastığa başını koyduğunda hayali dile gelir, kulağına fısıldarmış:
“Bir gün büyük bir sahada oynayacağız. Seyirciler tezahürat yapacak, biz de sayı üstüne sayı atacağız.”
Mert, hayaline inanırmış. Havanın soğuk ya da sıcak olması, ellerinin nasır tutması, potanın yamuk durması umurunda değilmiş. O, topun peşinden gitmeye kararlıymış.
Bir gün kasabaya büyük bir turnuva düzenleneceği haberi gelmiş. Şehirden gelen antrenörler, yetenekli çocukları seçecekmiş. Mert çok heyecanlanmış ama kalbinin derinliklerinde bir soru varmış:
“Ya beni seçmezlerse?”
Yine de hayalini susturmamış.
“Sen yeter ki dene,” demiş hayali. “Ben buradayım.”
Turnuva günü geldiğinde Mert, eski spor ayakkabılarıyla sahaya çıkmış. Diğer çocukların formaları, ayakkabıları pırıl pırılmış. Ama Mert’in gözlerinde bambaşka bir parıltı varmış: İnanç.
Top ona geldiğinde, her şeyi unutmuş. Seyircileri, hakemi, rakipleri… Sadece pota ve top kalmış dünyasında. Şut atmış, turnike yapmış, savunma yapmış… Ve en sonunda, maçın en iyi oyuncusu seçilmiş!
Antrenörler Mert’i yanlarına çağırmış ve şöyle demişler:
“Senin gibi yüreği büyük bir oyuncuya ihtiyacımız var. Bizimle birlikte şehre gelir misin?”
Mert’in gözleri parlamış. Dönüp arkasına, potaya, kasabasına bakmış… Sonra elini kalbine koymuş. Orada hâlâ fısıldayan sesi duymuş:
“Gördün mü? Topun peşinden gitmek, hayalin peşinden gitmektir.”
Ve Mert, gülümseyerek cevaplamış:
“Ben zaten çoktan yola çıkmıştım.”
O günden sonra Mert’in hikâyesi, kasabadaki tüm çocuklara anlatılır olmuş. Artık herkes bilirmiş:
Hayal etmek bir adımsa, peşinden gitmek bir mucizedir.
